Ar-Ge çalışması devam eden eserleri de anlatan Prof. Orhan şu bilgileri verdi: “2017’de 265 milyar dolarlık küresel kozmetik sanayisinden bahsediyoruz ve bu pazar giderek büyüyor. 2017’de 415 milyon dolar kozmetik ithalatımız var. Azımsanmayacak bir ölçü. Mesela 12 milyon dolar yalnızca Almanya’ya göz makyajı için ödemişiz. Halbuki renkli kozmetikler çok kolay yapılabiliyor. Çin’den cımbız ithal etmişiz 1.1 milyon dolar. Çok kolay gördüğümüz, aslında çok küçük bir alet. Orta Doğu ve Uzak Doğu cilt beyazlatıcı kozmetikler açısından çok değerli bir pazar ve büyük talep var. Genelde Orta Doğu ve Uzak Doğu’da yaşayan bayanlar daha koyu renkli ciltli oldukları için cilt renklerini açmak üzerine büyük bir kozmetik pazara yöneliyorlar. Batı ülkelerinde bu pazar çok istek görmüyor. Onlar daha çok anti-aging (yaşlanma karşıtı) eserlere yönelim gösteriyorlar. Buradan yola çıkarak bu tip kaliteli eserleri geliştirip çok rahat satabiliriz. 150’den fazla bitki ekstresini taradık. İki krem formülü ürettik; üzüm çekirdeği ekstresi, yeşil çay ekstresi.”
UNUTKANLIĞA KARŞI ADAÇAYI
TÜRKİYE’de 100’e yakın çeşidi olan adaçayı hakkında da yorum yapan Orhan, “Adaçayı Avrupa halk tıbbında unutkanlığa karşı kullanılıyor, Çin tıbbında bu formda kullanılan cinsleri var. İbni Sina’nın gül yağına bir atfı var, unutkanlığına yeterli geldiğine dair. Bundan yola çıkarak gül yağıyla ilgili çalışmamız oldu ve gerçekten müspet sonuç aldık, tesir sistemini da aydınlattık” dedi.