Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, G20 üyelerinin “verinin anonimleştirilmesine” bilhassa odaklanması gerektiğini belirterek, “Kişisel dataların kapalılığı temel insan haklarından biri olarak kabul edilmeli ve korunmalıdır” dedi.
Bakan Varank, Tsukuba Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilen G20 Ticaret ve Dijital İktisat Bakanları toplantısının birinci gününde katıldığı “Dijital İktisat Oturumu”nda yaptığı konuşmada hür bilgi akışı ve ferdî dataların kapalılığına ait değerlendirmelerde bulundu.
Dünyada 20 milyardan fazla elektronik aygıtın birbirine bağlandığını tabir eden Varank, bu aygıtların, inançlı bir halde saklanması ve transfer edilmesi gereken petabaytlar büyüklüğünde bilgi ürettiğine dikkati çekti.
Varank, bu yüzden hür data akışının her zamankinden daha kıymetli bir hale geldiğine işaret ederek, kullanıcı isteğinin bu bilgi akışının temel ayaklarından birini oluşturduğunu vurguladı.
Kullanıcıların, büyük firmaların sundukları hizmetlerden yararlanabilmeleri için şahsî bilgilerinin işlenmesini kabul etmeleri gerektiğine dikkati çeken Varank, şöyle devam etti:
“Buna karşın memleketler arası şirketler kullanıcı isteğini aldıktan sonra, bu şahsî dataları kendi emelleri doğrultusunda suistimal edebilmektedirler. Bu datalar bilhassa e-ticaret alanında kullanıcı tercihlerini manipüle etmek için kullanılabilmektedir. Adil olmayan e-ticaret uygulamalarıyla memleketler arası şirketler pazar hisselerini artırarak hakkı olmayan yararlar elde etmekte ve tekelleşmektedir. Elbette fazladan pazar hissesi, fazladan kar getirecektir. Bu noktada dataları kullanılan beşerler en azından bu zenginlikten faydalanmalıdır. Bundan dolayıdır ki G20’nin dataya dayalı oluşan bu zenginliğin dağıtımı üzerinde çalışması manalı olacaktır.”
“VERİLERİN GÜVENLİĞİNİ SAĞLAMAK ‘ULUSAL GÜVENLİK’ MESELESİDİR”
Bakan Varank, data akışının bir öbür temel taşının saklılık olduğunu lisana getirerek, artan sayıdaki objelerin interneti aygıtlarıyla insanların tüm hareketlerinin izlenebilir ve internet ortamında paylaşılabilir duruma geldiğine dikkati çekti. Bunun ferdî kapalılığın ihlal edilebileceği çok değerli bir konu olduğunu belirten Varank, “Dünya genelinde hükümetlerin de data akışını politik çıkarları uğruna kullanılabileceği unutulmamalıdır. Örneğin bir vatandaşın şahsî dataları seçim periyotlarında iradesi dışında kullanılabilmektedir. Bu yüzden bilgilerin güvenliğini sağlamak ulusal güvenlik sorunudur.” sözünü kullandı.
Uluslararası şirketlerin dünya genelinde kullanıcı datalarını depoladığı kısıtlı sayıda data merkezleri olmasına karşın bir çok ülkenin hudut ötesi data transferi yapmak yerine kendi lokal bilgi merkezlerini kurmak istediğini anlatan Varank, şunları kaydetti:
“Bu nedenle şahsî bilgilerin korunmasına yönelik yasal bir çerçevenin oluşturulması zorunluluktur. Bu husustan G20 Bakanlar Bildirgesi’nde bahsediliyor olması ayrıyeten değer arz etmektedir. Hür data akışının muvaffakiyete ulaşabilmesi için en kıymetli iki nokta itimadı tesis etmek ve ferdî ile ferdî olmayan bilgileri ayrıştırmaktır. Bu ayrımın yanı sıra bilginin anonimleştirilmesi de bu deklarasyona duyulan inancı sağlamlaştıracaktır. Bu nedenle G20 üyeleri olarak ‘verinin anonimleştirilmesine’ bilhassa odaklanmamız gerekmektedir. Şahsî dataların kapalılığı temel insan haklarından biri olarak kabul edilmeli ve korunmalıdır.”
G20 Dijital İktisat Oturumu’nda Varank’a Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi Lideri Ali Taha Koç ve Türkiye’nin Tokyo Büyükelçisi Hasan Murat Mercan da eşlik etti. Oturumun akabinde G20 Bakanları ve beraberindeki heyetin iştirakiyle aile fotoğrafı çekildi.
