İstanbul’da evvelki gece harika bir UEFA Üstün Kupa maçı izledik. Bir yanda Liverpool ile Chelsea’yi karşı karşıya getiren çaba bir Premier Lig maçından farksızdı. Daha da değerlisi bugün başlayacak Muhteşem Lig öncesi bizlere de kıymetli bir ders niteliğindeydi. Oynanan 120 dakika ve seri penaltı atışları sonrası zihinlerde oluşan tek bir niyet vardı; “Biz de bu türlü bir lig istiyoruz…”
Futbolcular hakeme çok saygılı davrandı
Maçı bayan hakem Stephanie Frappart’ın yönetmesi UEFA’nın cinsiyet ayrımcılığına son verilmesi istikametinde en değerli adımlarından biriydi. Gerek teknik idareler gerekse futbolcular maç boyunca Frappart ve grubuna saygıyı hiç elden bırakmadılar.
Alkışların büyüğü Stephanie Frappart’a
UEFA’nın en bahadır ve isabetli kararlarından biriydi Stephanie Frappart’ın bu maça atanması. Erkek futbolundaki üst seviye bir tertibin finalini yöneten birinci bayan olarak tarihe geçen Frappart da kendisine güvenenleri mahcup etmedi. Fransız bayan hakem. Premier Lig temposundaki maçın suratına ayak uydurmayı bildi.
Dürüstçe ve centilmence gayret ettiler
Dev maçta iki kadronun futbolcuları da hakemi aldatmaya yönelik en ufak teşebbüste bile bulunmadılar. Kulübedeki hocalar ya da yardımcıları hakeme reaksiyon vermedikleri üzere birbirleriyle de polemiğe girmediler. İki ekibin taraftarları da gerek maç öncesi gerek maç sonrası taşkınlık yapmadan futbolun bir cümbüş olduğunu gösterdiler.