DÜNYANIN en büyük sürdürüle-bilirlik platformu olarak anılan Birleşmiş Milletler (UN) Küresel Impact’a Türk şirketlerinin iştiraki ve katkısı giderek artıyor. Özel bölümü, sürdürülebilirlik ve toplumsal sorumluluk alanında daha fazla adım atmaya teşvik etmek üzere faaliyet yürüten UN Küresel Impact’ın Türkiye ağına katılan şirket sayısı 180’i aştı. Böylelikle Türkiye, Birleşmiş Milletler’in 17 unsurluk Sürdürülebilir Kalkınma Gayeleri mukavelesini imzalayan şirket sayısı bakımından Avrupa’da 48 ülke ortasında 8. sırada yer aldı. UN Küresel Impact’ta maddi katkı sağlayarak ‘katılımcı üye’ statüsü kazanan şirket oranında ise Türkiye, Avrupa’da birinci pozisyona yükseldi. Doğu Avrupa ve Kuzey Afrika Bölgesi içinde yer alan Türkiye, kendi bölgesinde de en çok üyeye sahip ülke olarak birinci sırada yer alıyor.
ÖZEL BÖLÜMÜN ELİ TAŞIN ALTINDA
Sekreteryası Türk Sanayicileri ve İşinsanları Derneği (TÜSİAD) tarafından yürütülen UN Küresel Impact Türkiye Ağı, geçtiğimiz günlerde yeni idaresini belirledi. Akkök Holding İcra Heyeti Lideri Ahmet Dördüncü, UN Küresel Impact Türkiye Ağı Başkanlığını, Unilever Türkiye, Orta Asya ve İran Lideri Mustafa Seçkin’den devraldı. Ahmet Dördüncü ve Mustafa Seçkin, genel konseyin akabinde UN Küresel Impact Lider Yardımcısı Paul Polman ile birlikte Hürriyet’in sorularını yanıtladılar. Küresel Compact Türkiye’nin gerek sekretarya tecrübesi ve kapasitesi gerekse üyelerinin uygulamaları ile dünyada örnek gösterilen, her yeni platforma davet edilen, çalışmaları yakından takip edilen ve takdir edilen bir platform haline geldiğini vurgulayan Seçkin, “Üye sayısı bakımından bölgemizde 1’inci, Avrupa’da 48 ülke ortasında 8’inci, ‘katılımcı üye’ oranıyla da yeniden Avrupa’da 1’inci sıradayız. Bunu başarmak kolay değil. Bütün bu göstergeler son derece değerli. Türkiye’de artık bir sürdürülebilirlik hareketi başladı. Buradan geri dönüş yok. Özel kesim de artık elini taşın altına koyuyor. Sürdürülebilirlik konusunda özel dalda ortak bir lisan, bir emel birliği oluştuğunu söyleyebiliriz. İş dünyasının önde gelen önderlerinin bu işi çok özümsediklerini görüyorum. Bütün bunlar çok değerli kazanımlar” diye konuştu.
KADININ GÜÇLENMESİNDE DÜNYA 1’İNCİSİ
Türkiye’nin bayanın işgücüne iştirakinde en düzgün noktada olmamasına karşın Küresel Impact’ın ‘Kadının Güçlenmesi Prensipleri’nde (WEPs) şu anda dünyada birinci olduğuna dikkat çeken Seçkin şöyle konuştu: “Kadının Güçlenmesi Prensipleri-WEPs’e imza atan şirket sayısı bakımından dünyada birinci olduk. Bu ne demek 300’ün üzerinde şirket Türkiye’de Bayanın Güçlenmesi Prensiplerini imzalamış. Hiçbir ülkede bu kadar yüksek bir sayı yok. Bayanın Güçlenmesi kapsamındaki çalışmalarımızı İstanbul dışına da taşıyarak Bursa ve İzmir’de platform kurduk, bu kentlerde WEPs imzacı sayımızı ve düzgün uygulamaları artırdık. Dünyada bir birinci olan ‘Sürdürülebilir Finansman Bildirgesi’ni yayımladık, 2017 yılında 7 bankamız bu unsurlara imza attı. Geçtiğimiz sene sonunda tekrar birebir bankalarımız bildirgeyi güncelleyerek kriterleri daha da ileri taşıdılar.”
12 TRİLYON DOLARLIK FIRSAT
BAŞKANLIK koltuğunu yeni devralan Ahmet Dördüncü ise 2015’te BM Sürdürülebilir Kalkınma Maksatlarını duyururken aslında tarihi bir koalisyonu da ilan etmiş olduğunu belirterek “Herkes bu gayelerin bir modülü oldu, kimseyi geride bırakmadan kurulabilecek en kapsayıcı ittifak kuruldu. İş dünyası için inanılmaz bir fırsat var. UNDP’nin araştırmasına nazaran SKH’ler 12 trilyon dolarlık pazara tekabül ediyor. İş dünyası gerçek işbirlikleri ile bilgi birikimini ve kaynaklarını tahlile kanalize ettiğinde ve en uygun bildiği şeyi, yani ‘iş yapmayı’ sorumluluk haline getirdiğinde dönüşümün dinamosu olmaması için hiçbir neden yok. ‘Hükümetler, devletler bu sürece sahip çıkmıyor’ deyip hayıflanmak yerine toplumun bütün katmanlarının üzerine düşeni yapmaya başlaması lazım” dedi.
UN Küresel Impact Lider Yardımcısı Paul Polman da, iklim değişikliği nedeniyle dünyanın kaynaklarının artık çok kritik bir düzeye geldiğini ve şirketlerin ve hükümetlerin bunu bildiğine dikkat çekti.
ÇİMENTOCU TAHLİLİ İHRACATTA BULDU
ÇİMENTO dalı iç pazarda yaşanan daralma sonrası ihracata yük veriyor. Çimento, Cam, Seramik, ve Toprak Eserleri İhracatçıları Birliği (TÇMB) İdare Şurası Lider Yardımcısı Feyyaz Ünal, “İç pazarda önemli bir daralma var, yılın birinci 3 ayında geçen yıla nazaran yüzde 40 küçüldük. Bu da bizi ihracata itti. Türk çimento dalının ihracatı yılın birinci 5 ayında yüzde 60 artarak 383 milyon dolara yükseldi. Hedefimiz, global çimento tüketiminin yüzde 3 artmasının beklendiği 2019 yılında memleketler arası rekabet artarken ülkemizin bu alandaki pazar hissesini arttırmak” dedi. Türkiye’de 500 ihracatçı çimento firması bulunduğunu ve 115 ülkeye ihracat gerçekleştirdiklerini belirten Ünal “Avrupa’nın en büyük, dünyanın ise dördüncü büyük üreticisi ve üçüncü büyük ihracatçısıyız. Geçen yıl 600 milyon doların üzerinde ihracat gerçekleştirdik. Yılsonunda yüzde 30 ihracat artışı sağlama gayemiz var” dedi.
FİYAT ARTTIRAMADIK
Çimento kesiminde son aylarda fiyat tartılması yaşanmıştı. Müteahhitler fiyatların önemli oranda arttığını söylerken, bölüm temsilcileri fiyat artışı yok demişti.Fiyat tartışmasını kıymetlendiren ÇEİS ve TÇMB İdare Heyeti Lider Yardımcısı Tamer Latife ise “Döviz hareketlerinden etkilenen bir maliyet yapımız var. Dalın sağlıklı büyümesi için gerçek fiyatlama lazım. Lakin güç bir tablo var. Maliyet artışını fiyatlara yansıtamadık” diye konuştu. Öte yandan çimento bölümü için 24-26 Haziran’da İstanbul’da kıymetli bir buluşma olacağını belirten Ünal, “Çimento sanayisinin global ölçekte en büyük oyuncuları, 100. defa düzenlenen INTERCEM Konferansı kapsamında İstanbul’da bir ortaya geliyor” dedi.
